
Kitabın büyük kısmı Anne'nin Bora Bora adasındaki savaş hemşireliği yaptığı dönemlerdeki yaşananları torununa anlatmasıyla geçiyor son kısmını ise günümüze bağlamışlar. Konuya fazla girmek istemiyorum çünkü henüz çaylak olduğum için büyük ihtimalle spoiler veririm. Zaten ben karakterlere daha çok yoğunlaştım ya da direk gıcık oldum desem daha doğru olur :D Anne 'nin ay nişanlıyım ama Westry'e de aşığım halleri, hemşirelerin daha ilk günlerden askerlere göz koymaları - baya çapkınlar maşallah- , Kitty karakterine hiç girmiyorum illallah dedim.Bide Gerard'ın zengin, züppe, burnu havada biri olmasını bekledim ama duyarlı ve Anne'nin kayıtsız şartsız aşığı olması pek samimi gelmedi yahu. Resmen biraz karakterlerden bahsedeyim derken dedikodu yapmış gibi oldum idare edin :D
Kitap bence sürükleyiciydi yani içinde savaş var, aşk var, cinayet bile var sürükleyici olsun bir zahmet değil mi. Ama yazarın diğer kitaplarında olduğu gibi bir süre sonra ancak romanlarda olacak şekilde birbirleriyle bağlantılı olaylar ''zorlama'' hissi veriyor. Ortaya birde şu konuyu atayım da bir yere bağlarım elbet demiş sanki.
Kısaca iki günde okuyup bitireyim kafamı biraz dağıtsın yeter diyorsanız okuyun derim.Daha ne diyeyim benden şimdilik bu kadar ;)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder